"Çalışmak...Avantaj mı yoksa dezavantaj mı çözemedim. Çalışmayan anneler 24 saat çocukları ile vakit geçirirken benim ve kızımın günahı ne? "
Bu soruyu çok soruyordum kendime, kızım 5,5 aylıkken devletin verdiği doğum izni, yıllık izin ve mazeret iznini kullanıp tekrar işe başladığım zaman. Tam ben bunlarla boğuşurken bir dergideki başlık aynen şöyleydi:
Çalışan anne sendromu...
Yazıda çalışan her annenin bunu yaşadığını, ama önemli olanın çocukla fazla zaman geçirmek değil, kaliteli zaman geçirmek olduğunu okuyunca içime su serpildi. Aslında doğruluk payı çok fazla. Çünkü devamlı çocukla beraber olunca ister istemez bazı olumsuzluklar oluyor, çocuk ihmal edilebiliyor.Ama bizde hiç öyle değil. Kızımla beraberken elimden geldiği kadar zamanımı onunla, onun isteklerine cevap vererek geçirmeye çalışıyorum.
Bu sabah kalktık erkenden. Nehir Naz'a kahvaltısını yaptırdım, altını değiştirdim. O arada elimi yıkamak için lavaboya girdim. Demek ki beni aradı evde bulamayınca babasına gitmiş.
-Baba kalk...
-Ne oldu kızım?
-Anne gitmişşşşşş
Şok oldum yaaa bu lafı duyunca. Hemen koştum yanına, "kızım burdayım bir yere gitmedim, ellerimi yıkıyordum" dedim. Beni görünce nasıl sevindi anlatamam. Başladı gülmeye, sevinç çığlıkları atmaya.
Haklı çocuk....
Dedim ya 5,5 aylıkken işe başladım Allah'dan bir yaşına kadar süt iznim vardı. Öğlen ve akşam eve erken gidiyordum. O dönemlerde akşam 16.00 dan sonra eve dönme vaktim yaklaştığında huzursuzlanıyormuş.Bir yıldan sonra oda bitti ve sabah 08.00-18.00 arası mesaideyim. Kızım bunada alıştı, bu seferde akşam saat altı oldumu kapıya gitmeye başlamış. Şimdi bu ay birde nöbet çıktı... Ya 08.00-16.00 arası ya da 16.00-24.00 arası evde yokum.
Tabi çocuk beni evde göremeyince yine gittim sandı belli değil ki annesi ne zaman evde, ne zaman işte...
NOT: Şimdi yine gece nöbetindeyim. Saat 2.30 da uyuttum, o uyanmadan işe geldim. Uyanacak yine ben yokum. Gece gidincede uyumuş olacak muhtemelen. Offffffffff offffffffff inşallah uyumazda oynaşırız biraz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder