29 Şubat 2012 Çarşamba

Kızlarrrr.... Nasıl olmuşuz????

Modaya bizde uyduk ve şeklimizi değiştirdik. Değiştirdik dediysem sakın ben yaptım sanmayın nerdeeee:)))) Sevgili  Bella  eline, emeğine sağlık.

Sizi bilmem ama valla ben bayıldım yeni halimize.

Kocaman öpüldünüz....

27 Şubat 2012 Pazartesi

İlk Sergimiz...


 Sergi ve söyleşiye davetliydik pazar günü....


Ellerine sağlık kızım nede güzel olmuş "züvalan"


Resmi ilk gördüğümde hafifden tırsdım yolunda gitmeyen birşeyler mi var acaba diye. Allah'dan psikologumuz hemen beni rahatlattı. Bu yaş karalama yaşıymış, çok güzel rengarenk bir resim yapmış meleğim, hiç bir sorun yokmuş.... Ama siyah renk diyince adam güldü ve "ya diğer renkler" dedi:))))
 

Buda fil kalemliğimiz....





Allah bitirme projelerinide görmeyi nasip eder inşallah yavrum. Ömür boyu başarın daim olsun....

23 Şubat 2012 Perşembe

Allah ayırmasın....

Dün akşam üzeri geldim, canım kocam almaya gelmişti. ( Bu konu hakkında ayrıca bir post yazacağım bir tuhaf oldum bu ayrılıkta)  Ondan arabayı aldığım gibi doğruuuu kreşe, kızıma koştum. Beni görür görmez bir şımardı, şöyle bir sağa sola baktı şaşkın şaşkın ve koşup bir sarılması, öpmesi vardı bunu kelimelerle anlatmam mümkün değil:))))


Bir gün önce babası bahsetmişti, "özledi seni mızmızlanmalar başladı, her sabah uyandığında "annemmm deldimiii" diye soruyor" diye.

Birde öğretmeni "Manolya hanım iyi ki geldiniz bugün dayanma noktasının son günüydü, herşeye ağladı, her lafının başında anne vardı, çok kötü bir gündü bizim için" deyince daha bir kötü oldum.


Tabiiii tadını çıkardı şımarıklığın..... Allah hiçbir ana kuzusunu ayırmasın annesinden ve her zaman dediğim gibi yavrularımızın acısını yaşatmasın bizlere...


Buda Nehir Naz'ca amuda kalkmak sanırım:)))))


Sarıldık, öpüştük, koklaşdık. Meme sevmeceler hiç anlatmayacağım, o bize kalsın:)))) Veee derken belli bir saatten sonra başladı bağrışmalar....

Babası ağlamasın diye her zaman ki gibi her dediğini yapmış. Anlatamadım gitti Alpay'a. Benim kızım akıllıııııı eğer isteğini, yapılması gerekeni kararlı bir dilde anlatırsan itirazsız yapıyor. Çünkü biliyor ki öyle bordan boktan (çok pardon) şeylere itiraz etmez onun annesi, bazı kurallarada uymak zorunda değil mi?....

Mesela;

- yatarken gece lambası değilde normal ışık açık kalıyor. Neymiş "bir süre sonra söndürmemize izin veriyormuş annesiii" (olacak işmi şimdi çocuk böyle alışacak)

-önce "uykum deldiii" diyor yatıyoruz, sonra tekrar kalkmak istiyor. Neymiş "annesi bunu yapıyor ama hemen 5 dakika sonra tekrar yatıyor" (tabii annesinin işi gücü yok yat kalk talim yapacak)

-sabah kendi üstünü kendi giyecekmiş. Neymiş "kızımız büyüdü annesi o giyinebiliyor artık" (bak bak bakkkk sabahın köründe anne giydirir çocuğu işe yetişeceğiz değilmi, madem öyle al giydir o zaman)

Dün ufak çaplı bağrışmalarla, bazen suyuna giderek atlattık bunları ama en acilinden önlem almalıyım olmaz ki böyle:))))

20 Şubat 2012 Pazartesi

Bir ayda mecburi ikinci Ankara yolculuğu....

Eğitiliyoruz, eğitim şart:))))) İyi güzel de şu kış günü açmasalardı eğitimleri iyi olacaktı. Şubatın başında geldim 3 gün ve birde şimdi 3 günlük eğitimdeyim.

Çocuk olunca zor oluyor tabiki...Kızımı babasıyla bıraktım. Yavrum benim çok gelmek istedi ama bu karda kışda ne yapacak otel odasında. 

Şimdi yine büyüdü hiç değilse sebebi anlatabiliyorum. İlk ayrıldığımızda 16-17 aylıktı ve emiyordu. Tokat'daydık ve anneme bırakmıştım bir hafta... Babası her işten geldiğinde beni yanında göremeyince "anneeee" diye ağlıyormuş. Bir akşam babam odaya bir girmiş ki Nehir Naz yere yatmış elinde benim fotoğrafım "anneee anneee" diye öpüp kokluyor:((( Hemen babam çocuk hasta olacak diye evdeki resimleri kaldırmış. Tabii bunları bana sonradan anlattılar. Herhalde o zaman anlatsalar kurs falan dinlemez koşardım kızıma... 


Önce benimle gelebilmek için nazlar yaptı....
Babası: kızım anneyi yolcu edip doğru eve gidiyoruz hava çok soğuk
Nehir Naz: hayıyyyy annemle beni yolcu edip sen dooooyuuu eve didiyosuunnn:))))


Elindeki poşet ağlamaması için rüşvet:))))


Otobüse binerken yine gelmek istedi, nereden aklıma geldiyse (ki Allahdan gelmiş) arabada yer olmadığını söyleyince ikna oldu. "hııııı tamam anneeeee ama tabuk del, öpiyim seni, anneeeeeeeeeee telimeleri söylemedim aylavyu, ihlibedih, jötem SENİ SEVİYORUM anneeeeeeeeeeeeeee"

Annen kurban olsun seni verene, bende seni çok seviyorum meleğim:)))


Tek çare bay bay yapmaktı, çaresiz el salladı birtanem arkamdan((((

16 Şubat 2012 Perşembe

Ateşşş.... Ateşşşş.... Ateşşşş....


Yaz gelsede kurtulsak bu hastalıklardan...

Kreşe başladığımızdan beri bir hastalık ki hiç sormayın... Önce nezle oldu evde çözüm bulmaya çalıştım antibiyotik almasın adına. Düzelmedi üzerine birde ateş eklenince doğru doktora ve gelsin antibiyotikler. Sonra tekrarladı ve yine doktor, doktorumuzun tavsiyesi üzerine kbb, kulak akıntısı var dedi bir parti ilaç daha... Tam onlar bitmişti ki dün "anne kulağım acıyoyyy masazzz yapaymısın" la başlayan ve acilde sonlanan bir gün:(((

Tam bir saat ağladı, doktora gitmeyide kabul ettiremiyorum. Vay neymiş onun kulağı hastaymış doktor buğazınada bakıyormuş. Neyse tamam baktırmam buğazına dedim de ikna oldu sonunda. Sonra kapıda "anneeee seni seviyoyummmm, anneee seni çokkkk seviyoummmm" diye ağlamaz mı, tamamen elim ayağım dolaştı, aklıma kötü kötü şeyler geliyor vedalaşır gibi çocuk, tövbe yarabbim:((((

Bütün gece ateş kontrolündeydim. Ben baş edemedim bu ateş korkumla arkadaşlar. Aklım çıkıyor birşey olacak diye ve bunu kızımada yansıtıyorum, dakka başı ateş kontrolü yapılmaz ki biliyorum ama duramıyorum. Bir ara ateşi artmış gibime geldi çiş bahanesiyle uyandırdım ve sonrasında uyutmamak için çabaladım. Sanki uykuda birşey olacak da Allah korusun farketmeyecekmişim gibi hissediyorum. Çocuk en sonunda isyan etti ve "anneeee tamam ben senin canın, balın, heyseyin, dülünüm ama simdi uyumat zoyundayım" dedi ve arkasını dönüp uyudu...

Kreş yada okul farketmiyormuş başladığı ilk yıl böyle oluyormuş çocuklar tüm yıl hasta.... Doğru ama bu havalarda evden dışarıya çıkmayan çocuk şimdi sabahın köründe bizimle beraber yollara düşüyor ve onca çocuğun içine giriyor. 

Tekrar bakıcıyamı dönsem diyorum.... kreşin faydalarını gördüm ondanda vazgeçemiyorum... Yani kısacası perişan haldeyim...

Bu arad birde ben hastalandım. Bu soğuklar perişan etti herkezi. 7 gündür raporluydum. Aksilikya bugün raporum bitti kızım hastalandı. Az önce aradım kreşi neyseki iyimiş. 

Offffffff yaaaaa zor iş annenin çalışması..........

15 Şubat 2012 Çarşamba

İnanmıyordun ama doğruymuş......


Tamam haksızlık etmiyim özel günleri asla atlamaz elinde bir hediye paketiyle gelir canım kocam ama hep o paketin yanında bir dal kırmızı gül olsun istemiştiri. Flört ettiğimiz zaman hariç hediyeler gülsüz geldi 3 yıldır....

Geçenlerde bir arkadaş toplantısında arkadaşımızın biri televizyonda dinlediği birşeyi anlatmıştı, iyi düşün iyi olsun felsefesi gibi birşey. Uzman şöyle demiş:

"Pozitif enerji gönderin bayanlar eşim asla atlamaz bu günü akşam bana çiçek getirecek derseniz emin olun gelir ama unutacak yine ve sallana sallana gelecek derseniz adamın alacağı varsa bile bir aksilik çıkar alamaz."

Güldüm tabii duyunca ama demek ki içten içete aklıma yazmışım. Dün malun sevgililer günüydü, raporlu olduğum için bir haftadır evdeyim ben. Dedimya aklıma yazmışım fiye totem yaptım:)))) Bugün bana gül gelecek.....

Akşam kapıyı bir açtım kızımın elinde bu güller. Çok mutlu oldum ve doğruymuş dedim içimden:))))))

Demek ki neymiş..... İyi düşün iyi olsun:)))))))))

7 Şubat 2012 Salı

Hep Mutlu Ol Kızım........


27.01.2012

Anneliği tadalı...
benden bir parçanın gün be gün büyüdüğünü gözlemleyeli....
bu benim mi? sorusunu gün içerisinde defalarca tekrarlayalı....
her anne dediğinde dünyaları benimmiş sanalı....
"düzel annem iyiti varsın" dediğinde gözyaşlarına boğulalı....
ve daha sayamadığım düzinelerce güzel duyguyu yaşayalı....

 TAM 36 AY OLDU......

Evet kızım 3 yaşında. İyi ki doğdun meleğim, iyi ki varsın.....


Bir taşla iki kuş vuralım dedik, kreşe alışmasını kolaylaştırmak için 27.01.2012 cuma günü kreşde kutladık doğum günümüzü....



Anneannemiz, teyzemiz ve kuzeni......

bana iyiti doğdun Nehiy Naz demeyin....
ne diyelim kızım
iyiti doğdum, iyiti doğdun  , iyiti doğdun....


Mini mouse'u gördü ve kıyametler koptu, oysa kendi istemişti "doğum dünüme miti maus delirmi acaba anneeeeee" Baktık olmuyor.....

baktık olmuyor dışarı çıkardık ama bu fırsatıda teyzemizle kaçırmak istemedik:))))



Annesinin kızı, maşallah:)))






Kreş Pastamız..... 


Buda evdeki... Cumartesi akşamı partiye evde devam ettik:))))



Bu iki pastayı arkadaşım yaptı, ellerine sağlık nasılda özenmiş.... Laf aramızda kayınvalidem pastaların çoğunu hazır sandın, tabii hemen havamı attım...hayır hepsi el emeği:))))))


Birkaç eksikle masamız....


Kreşde gitsin diye kendini yerlere atan kızım akşam eve gelince "yarınti doğum dünümede delsin" demiş benden başka tüm ev halkına. Bir aksiliği daha kaldıramayacağım için aldım karşıma konuştum. Kararlıydı "evet delsin anneee ağlamam"

Gerçektende ağlamadı, çok eğlendi....

 İşte bizim çekirdek ailemiz:)))))

Kızımın doğum gününde görmek istedikleri, kuzenleri ve mini mouse.....Umarım her isteğini gerçekleştirmek bu kadar kolay olur bizim için birtanem....



Yesin annesi şu güzelliğe bakın. Küçük hanımefendi:)))))


Gecenin sonu. Tüm oyuncaklar salona foraaaaaaa:))))))


Gelen hediyelere bayıldı Nehir Naz. Tabiii yine en orjinal hediye teyzemizdendi, artık yıldızların altında uyuyoruz:)))))

"anneee ne düzelll diiilllmi yıldızlayın altında yatmakkkk...."

Misafirlerimize bizimde günün anlam ve önemini belirten küçük bir hediyemiz vardı. Tabii onlar sadece bununla yetinmedi doğum günü mumlarımız ve Nehir Naz yazılı kurabiyelerimiz kayıp, sanırım yer değiştirdiler... onlar artık anneanne, teyze va halamızda:))))))
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...